Dynaudio Focus 30 Piano Black

Hi-Fi kalitesi rahat kullanımla birleşiyor… kusursuz bir kombinasyon

Cesur ol… Tek başına dinle. Dostlarınla birlikte dinle. Sevdiğin eski parçaları dinle ya da şaşırtıcı bir şekilde hiç de sana uygun olmayan bir şeyler dinle. Müzik dinle. Televizyon seyret. Pikap dinle, milyonlarca yüksek çözünürlüklü kayıt dinle. Kablo olmadan dinle. Koltuğundan kalkmana gerek kalmadan. Sınır olmadan.

Focus 30 sana bugüne kadar kaydedilmiş veya internete koyulmuş olan her şeye erişim sağlayacak. Bu kompakt kule hoparlörler geleceğe hazır bir streaming teknolojisiyle ve odyofil düzeyi müziğin yeni dünyasını doğrudan evine taşıyacak bağlantı imkânlarıyla donatıldı

“Donatıldı” derken şunu kastediyoruz. Spotify Connect, Tidal Connect, Apple AirPlay 2, Google Chromecast, Roon, Bluetooth ve yerel ağ bağlantı imkânlarına sahip olan Focus 30 uyumlu her cihazdan ses akışı alabilir. Bu bir dizüstü bilgisayar, bir telefon, tablet, ağa bağlı depolama cihazı ve hatta bir akıllı telefon bile olabilir. Eğer içerikleriniz yüksek çözünürlükte depolanmışsa, kulaklarınız büyük bir ziyafet çekecek.

Üstelik önceki sisteminizden elinizde kalmış cihazları da kullanmaya devam edebilirsiniz. Hoparlörün arka panelinde bulunan tam set dijital ve analog bağlantılar, CD çalarınızı ve pikabınızı Focus 30’un gömme streaming yetenekleriyle birlikte kullanabileceğiniz anlamına geliyor.

Televizyon sahiplerini de düşündük. Eğer cihaz sehpanızda devasa bir AV alıcı durmasını, kabloların salonunuzu doldurmasını istemiyorsanız (belki televizyonunuzun altında daha hoş bir şeyler görmek isteyebilirsiniz, bir kitap rafı veya köpeğiniz gibi) Focus 30 sizi de memnun edecek. İçinde yerleşik olan WiSA teknolojisi sayesinde, sesi pürüzsüz bir şekilde, kablosuz olarak uyumlu bir televizyona veya USB cihazına aktarabiliyor. Kablo yığınları yok, karmaşa yok.

Müziğin ardındakiler

Focus 30, teknolojik sihirbazlığını destekleyecek 40 yılı aşkın bir akustik uzmanlığına sahip.
Sürücüleri klasik Dynaudio sürücüleridir: Bir adet Cerotar, yumuşak kubbeli tweeter, rezonansı ustalıkla yenen, frekansı pürüzsüzleştiren, yorgunluk yaratmayan Hexis teknolojisi ve ayrıca 14 cm’lik ikiz MSP Esotec+ mid/bas üniteleri. Bunlara oldukça aşinasınız, öyle değil mi?

Cerota tweeter, Confidence serimizde görebileceğiniz Esotar 3 üzerine kuruludur. Bu tweeter’da, hava akımının optimize edilebilmesi, hassasiyetin arttırılabilmesine yönelik olarak stronsiyum karbonat Ferrit+ mıknatıs sistemi kullanıldı. Pratikte bunun anlamı berrak, tatlı, detaylı, dinlemesi kolay tizler demektir… gecenin geç vakitlerine kadar bir şeyler dinlemek için mükemmel.

Esotec+ mid/bass üniteleri, bizzat geliştirdiğimiz ve on yıllardır iyileştirmek ve kullanmakta olduğumuz bir materyal olan MSP’den (Magnezyum Silikat Polimer) yapıldı. Bu, midrange ve düşük frekanslar üzerinde kusursuz bir kontrol kurulabilmesi açısından gerekli olan hafiflik, sertlik ve sönümleme kombinasyonunu tam olarak doğru oranda sunmaktadır. Buna bir de çok hafif bir alüminyum ses bobinini (doğruluk, kontrol ve incelik için), daha fazla sürücü gezinimi yaratan iyileştirilmiş mıknatıs sistemini (daha pes ve darbeli baslar, daha fazla midrange berraklığı için) eklerseniz bağımlılık yaratacak, ayağınızla ritim tutmanıza yol açacak bir performansın formülünü elde etmiş olursunuz.

Kapalı kutu tasarımı, güçlü amplifikasyon ve DSP’den (dijital sinyal işleme) sonuna kadar faydalanabilmemizi sağlıyor, yani aşırı pes frekansları, dokunaklı bir midrange performansıyla ve havada süzülen tizlerle evlendiriyor.

Hem zeki, hem kaslı

Focus 30 aktif bir hoparlör, yani münferit her bir sürücüsü kendi amplisinden güç almaktadır. Her hoparlörde, eşleştirildiği sürücüye göre şekillendirilmiş üç ampli bulunmaktadır. Bu da o sürücünün sahip olduğu güçlere odaklanabildiğimiz ve diğer frekanslardan ödün vermemize gerek kalmadan onu ön plana çıkartabildiğimiz anlamına geliyor. Tweeter 110 W’luk bir ampliye sahipken, her bir mid/bas sürücünün de kendine ait 280W’luk bir etkin gücü bulunmaktadır.

Kopenhaglı ortağımız Pascal’ın üretmiş olduğu üstün kalitede D sınıfı ampliler kullandık. Birbirimizi çok iyi tanırız, zira amiral gemimiz profesyonel hoparlör serisi olan Core serisinde de (ki dünyanın en önemli stüdyolarında kullanılmaktadır) Pascal amplileri kullanılmıştı. Sanatçıdan direkt olarak salonunuza bir ses hattı çekebilmenin oldukça özel bir şey olduğu konusunda bizimle hemfikir olacağınızı düşünüyoruz.

Bu hat DSP vasıtasıyla sürdürülmektedir. Profesyonel hoparlörlerimizde de olduğu gibi, Dynaudio uygulamasını kullanarak Focus 30’a odanın neresinde durduğunu söyleyebilirsiniz (duvar kenarı, köşe veya serbest bir alan). Böylece Focus 30, bulunduğu konuma göre sesini optimize edecektir. Üstelik eğer kalibrasyon işine iyice girmek istiyorsanız, isteğe bağlı Dirac Live entegrasyonu da bulunmaktadır.

Hatta Focus manyetik ızgaralarının ne zaman üzerinde takılı olduğunu ya da ne zaman doğum günü cicileriyle durduğunu bilebilir ve kendisini buna göre optimize edebilir. Üstelik sürücülere ve ampliye hasar verebilecek volüm düzeyleri konusunda da kulağı hep açıktır; özel yapım bir kayar, yüksek geçirimli filtre, her şeyi dengede tutabilmek için yüksek volümde bas frekans aralığı iletim verimliliğinde kademeli düşüş yapar. Pratikte bu aslında yüksek volümlerde daha fazla bas alabileceğiniz ve hoparlörleri genel anlamda daha yüksek volüm düzeyine çıkartabileceğiniz anlamına gelir. (merak etmeyin, komşularınız size mutlaka teşekkür edecek).

Nesnel güzellik

Bazı aktif sistemler gelecekten gelmiş tuhaf yaratıklara benzerler… Fakat kim salonunda gözlerini ona dikmiş bakan antenli varlıklar olsun ister ki? Focus 30’da da en iyi yaptığımız şeyi yaptık: Sade, stil sahibi, zamansız Danimarka tasarımı.

İç tasarım trendlerini inceledik ve bütün ürün ailemizi gerçek yaşam alanlarına ve gerçek insanlara göre şekillendirdik. Üstün kalite kabin yapımı, muhteşem estetik (anotlanmış ve fırçalanmış alüminyum kapak halklarına ve ızgaradaki gömme Dynaudio logosuna bir bakın) ve mobilya düzeyi cilalar… Bir high-end hif-fi sistemden bekleyebileceğiniz her şey.

 Focus 30 bir çift aktif hoparlörden ibaret değil. Her gördüğünü kopyalayan bir kablosuz sistem de değil. O bunlardan çok daha fazlası – hakiki odyofil düzeyi, ezber bozan bir sistem.