GOLD NOTE

Gerçekleşen bir rüya 

25 yıl evvel müziğe tutkun genç bir mühendislik öğrencisi, o zamanın pikaplarından elde edilebilen sesten yaşadığı hayal kırıklığıyla kendi başına ilk pikabını tasarladı.Herkes onun hayalperestin biri olduğunu düşünmüştü. Birkaç yıl içinde olacakları hiç kimse bilemezdi elbette: O öğrenci Maurizio Aterini’ydi ve tasarladığı pikap da Gold Note firmasına dönüşecek olan yapının ilk taşıydı. Maurizio dünyanın dört bir tarafında odyofillerin çok iyi tanıdığı orijinal cihaz üreticilerine uzun yıllar tasarımlar yaptı. Bu süreçte zamanın yetenekli mühendisleriyle tanışma fırsatını yakalamasıyla, yüksek performanslı ses cihazları tasarlamakla ilgili her ne varsa hepsine dair derinlikli bir anlayış ve eşsiz bir bakış açısı kazandı. Bileşenler arasında kusursuz sinerjiyi bulmak için yeni çözümler üzerinde denemeler yaparak, en sonunda keşfettiği imza sesin tüm niteliklerini tümüyle yansıtabilecek bir ses cihazları zinciri yarattı. Yeniden ses üretimi alanında artık 20 yılı aşkın deneyime sahip olan Maurizio halen Gold Note’un itici gücü olmayı sürdürüyor ve firmamızı aynı coşku ve heyecanla yönetiyor, zira o hayallerini gerçekleştirmiş biri…      

Gelenek ve İnovasyon: Felsefemiz 

Bir ürün tasarlarken, onu gerçeğe dönüştürüp el ustalığımızla ortaya çıkartırken, her zaman “Çağımızın Odyofili” kavramını düşünürüz, yani bize göre her ürünümüz iki temel noktada tatmin edici olmalıdır: Birincisi, ürettiğimiz cihaz müziği tüm gerçekliğiyle yeniden yaratabilmesi için bizim imzamız olan ses niteliklerini ortaya koymalıdır. İkincisi, kullanımı kolay olmalı ve sahibine haz vermelidir. İşte bizim ilkelerimiz bunlardır, çünkü bizler de birer “Çağdaş Odyofiliz”. Müzikal deneyimin daima tatmin edici bir deneyim olmasını istiyoruz. Böylesi bir sonuç elde etme arzusu taşıyan Maurizio, yapım sürecinin tek tek her bir safhasını, yani bir fikrin bitmiş ürüne dönüşme sürecini titizlikle kontrol etmesi gerektiğini biliyordu.      

İtalya’da Yapılmıştır ;

Ürünlerimiz tüm testlerden başarıyla geçtikten sonra son yani en önemli safhaya geçilir: Dinleme safhası. Maurizio “burn in” safhasından başlayan ve sonra çok çeşitli ortam ve koşullarda yapılan dinleme seanslarıyla süren bu son süreci bizzat denetler. Uzman bir kulağın sıra dışı hassasiyetiyle boy ölçüşebilecek herhangi bir cihaz, araç yoktur, bu yüzden biz de tasarımlarımızın müzikalitesinin ardındaki sırrın bu olduğuna kesinlikle eminiz. Her bir proje, Maurizio’nun ve mühendislerimizin daha iyi bir performans elde etmek için inovatif çözümler geliştirdikleri Ar-Ge departmanında başlar. İşte yeni bir cihazın kalbi de ruhu da burada şekillendirilir: Öncelikle PCB devre kartları üretilir ve bunlar kusursuz sinerji yaratabilmeleri ve laboratuvar ölçümlerinden tam puan alabilmeleri için en iyi bileşenler kullanılarak test edilir. Kusursuz bir “bütün” yaratılması işi Tasarımcı Stefano Bonifazi’ye aittir çünkü biz onun, rijidite, ideal soğuma ve eşsiz bir güzelliği bir araya toplayarak performansı daha da iyileştirecek en uygun malzemeleri ve şekli seçeceğine yürekten inanıyoruz. Ürünlerimizin her bir parçası CAD yazılımıyla tasarlanır ve şasinin tamamı bilgisayarda sanal zorlama testlerinden geçer, sonrasında ortaya çıkan prototip ise fiziksel zorlama testlerine tabi tutulur.