Falcon Acoustics Orijinal LS3/5a’nın Mirası ve Geleneği; Falcon Acoustics LS3/5a 1975 yılında yayınlanan BBC tasarımına %100 sadık tek LS3/5a’dır.
Falcon Acoustics Orijinal LS3/5a’nın Mirası ve Geleneği;
Falcon Acoustics LS3/5a 1975 yılında yayınlanan BBC tasarımına %100 sadık tek LS3/5a’dır. Bu ürünün tarihçesi, KEF’in baş tasarımcısı olan Malcolm Jones’un 1964/65’te tasarladığı orijinal sürücü ünitelerine dek uzanmaktadır. Falcon Acoustics LS3/5a işte böylesi tarihi doğruluğa sahip bir üründür. KEF, hoparlör ünitelerinde yeni malzemeler kullanma amacıyla 1961 yılında Raymond Cooke tarafından kurulmuştu. Cooke, BBC ile ve sonra da Wharfedale ile çalışmıştı. Ekim 1961’de hoparlör sürücü üniteleri tasarlamak üzere Malcolm Jones’da ona katıldı. 1963 yılında, Raymond Cooke’un kapsamlı araştırmalarının, Malcolm Jones’un KEF’teki ve BBC Ar&Ge departmanının çalışmalarının ardından, hoparlör konilerinde “bextrene” kullanımı üzerine tartışıldı. Malcolm Jones KEF’e geri döndü. Çalışma ve testlerle geçen birkaç ayın ardından Bextrene konili B110’un ilk prototipi ortaya çıktı ve 1965 yılında o hepimizin aşina olduğu bextrene kaplı konisiyle B110 üretildi.
Yine Malcolm Jones tarafından tasarlanmış olan ve 19 mm’lik melinex kubbeli T27 tweeter da piyasaya aynı yıl çıktı.
1975 tarihli BBC LS3/5a tasarımında belirtilen teknik özelliklere uygun olarak, tüm orijinal LS3/5a’ların (buna Falcon’unki de dâhil) bu klasik sürücü ünitelerine sahip olması gerekmektedir.
1972 yılında Falcon Acoustics’i kuran Malcolm Jones, orijinal B110 ve T27 sürücü ünitelerini yeniden tasarladı ve artık yalnızca Falcon Acoustics’in kullandığı orijinal malzemelerle onları yeniden üretti. Ürünün %100 orijinal olması ve orijinal tasarımla birebir tutması için Malcolm’un B110 tasarımı için elde ettiği orijinal test sonuçlarının içeren orijinal defterleri kullanıldı.
B110 ve T27 sürücü ünitelerinin ilk versiyonları KEF tarafından BBC AR&GE departmanına 1966’da sunulmuştu. Bunlar daha sonra BBC tarafından, 1970’te ilk LS3/5a’nın üretiminde kullanılmıştı. Bu sistem, dış mekan yayın araçlarında, rafa konabilecek biçimde tasarlanmış olduğundan kompakt ve taşınabilir olması kaçınılmazdı. BBC’nin kendi binası içinde kullanımı için çok az sayıda üretilmişti (yak. 20 çift).
LS 3/5a asla ticari amaçla yapılmamıştı.
Orijinal LS3/5a’ya dair sadece birkaç detaylı kayıt bulunsa da, Falcon Acoustics’te BBC LS3/5a’nın teknik özelliklerini içeren dokümanların tamamı ve referans eğrileri bulunuyor.
1973’ün sonunda BBC LS3/5a’nın lisansını ticari üreticilere vermeye (ör; Rogers) karar verdi ve bir çifti KEF’e test edilmek üzere götürdü. Ortada büyük bir sorun olduğu anlaşıldı çünkü BBC farkında olmasa da Malcolm Jones hem T27’yi hem de B110’u çoktan yeniden tasarlamış ve onlara sonradan ünlü olacak nihai şekillerini vermişti ve bu sürücü üniteleri uzunca bir süredir KEF’te üretiliyordu.
Bu da kabinin ve crossover’ın yeniden tasarlanmasını gerektiriyordu, böylece BBC’ye üzerinde çalışılması için her iki sürücü üniteden bol miktarda verildi. BBC B110 için, KEF’in en düz cevaplı üretim toleransının en üst seviyesindeki sürücü ünitelerini seçti ve sistemin adı LS3/5a olarak değiştirildi ve efsanevi LS3/5a Prototip 001/002 de böylece imal edildi.
Kendine has özelikler sergileyen B110’un seçilmesi KEF açısından ciddi teknik zorluklara yol açmıştı zira onlar B110’u, kendi sistemleri ve dünyanın çeşitli yerlerindeki imalatçı veya sistem üreticileri için zaten bol miktarda üretiyorlardı. Konide kullanılan bextrene o dönemde aynı zamanda arabalarda anti-titreşim amacıyla büyük miktarda kullanılıyor geriye kalan az miktar KEF’e o zaman için yeterli olsa da daha fazla üretim için eksik kalıyordu. LS3/5a’ya uyumlu B110 tedarikinin çok kısıtlı olması demekti bu.
1974 yılında Malcolm Jones KEF’ten ayrıldı ve Falcon Acoustics’i kurdu. Falcon 1982 yılında BBC’ye başvurarak LS3/5a’nın lisansını almak istedi ama bu isteği reddedildi. BBC’nin onayı için sunulan örnekler LS3/5a’nın teknik özelliklerine öylesine yakındı ki BBC bunların normal üretimde yapılamayacak kadar iyi olduklarını düşünmüştü. Bu örnekler aslında Falcon’un Goodmans için ürettiği ön üretim serisinden alınmışlardı ve sadece Falcon’un halen en önemli özelliği olan sıra dışı kalite kontrolünü gözler önüne sürüyorlardı.
Falcon Acoustics’in idaresi 2009 yılında Jerry Bloomfield’a geçti ve Malcolm Jones emekli oldu. Ancak ikisi de Falcon’un B110 ve T27’yi üretmesi gerektiğini ama her şeyden önce klasik 15 ohm’luk LS3/5a üretmesi gerektiğini biliyorlardı.
Bloomfield olayları şöyle hatırlıyor: “İki haftada bir buluşup yemek yer, sohbet ederdik. Falcon’u devralmakta yaşadığım en büyük sorun birçok bilginin tamamen Malcolm’da saklı olmasıydı, her şey onun aklındaydı ve o, ses cihazları tarihinin bir parçası, bugüne dek imal edilmiş en başarılı efsanevi sürücü ünitelerin tasarımcısı ve yine namı ondan aşağı kalmayan hoparlör sistemlerinin yaratıcısıydı ve tüm bunlar bize geçmişte yapılanları oturup konuşma ve her şeyi bir bağlama oturtma bahanesini veriyordu. Malcolm sözde emekli olmuştu ama işin gerçeği biz neredeyse günlük olarak birlikte çalışıyor ve bunun tadını çıkartıyorduk. Bir gece, B110’u yeniden üretmek için doğru zamanın geldiğine karar verdik. İkimiz de asıl yapmak istediğimizin bu olduğunu biliyorduk.”
Hemen ertesi gün Falcon’da B110 projesi üzerinde çalışmaya başladık. Falcon, B110 projesini klasik 8 ohm B110 üzerine kurdu, mümkün olabildiğince Britanya’da üretilmiş parçalar kullandı ve Jones’un orijinal tasarımının izinden giden bir tasarıma odaklandı. Eski bir hoparlör tasarımını doğru düzgün uygulayabilmek yeni bir sürücü tasarlamaktan yüz kat daha zordur. Materyaller aynı olmalıydı, yapım şekli aynı olmalıydı ve ödün vermek söz konusu bile değildi.
Bu sebeple imalat hedefi yeni B110’u baştan sona doğru yapmaktı. Farklı bir koni malzemesi, farklı sönümleme bileşikleri, farklı bobin takımları kullanmak en basit çözüm olurdu ama Jones ve Bloomfield’in yapmak istediği bu değildi. Onlar hiç ödünsüz, %100 doğru ve eskinin birebir eşi olan bir B110 üretmek istiyorlardı.
1970 ve 80’lerde KEF tarafından üretilmiş çok sayıda B110 test edildi ancak bunların hiçbiri olması gereken teknik özellikleri karşılamıyordu ve bazıları öylesine farklıydı ki tamamen işe yaramaz haldeydiler.
Bazı önemli parçaları bulmak çok zordu, zira parçaları üretmek için gereken temel becerilere sahip İngiliz tedarikçi firmaların birçoğu kapanmış ya da kilit personelleri emekli olmuştu.
Orijinal Bextrene formülünü yapabilecek bir üreticinin bulunması bir yıl sürdü. Burada, bilgisayar kontrollü üretim metotlarıyla süper tutarlı bir koni materyali üretildi ki bu KEF’in ürettiklerinden çok daha iyiydi. Bu da Falcon B110’un, KEF ve BBC’nin Bextrene yüzünden yaşadıkları cevap değişlikleri sorunlarına yol açmayacak kadar istikrarlı olacağı anlamına geliyordu.
Bloomfield aynı yılı doğru kaplama malzemesini bulmaya harcadı. Bu çok önemliydi çünkü bu olmadan B110 düzgün şekilde imal edilemezdi. Uzun bir süre sonra doğru kaplama bileşiği bulundu ve tüm testleri geçti.
Falcon diğer bileşenler için gereken orijinal malzemelerin çoğunu bulsa da bazılarının yeniden yapılması gerekti. Doğru yapıştırıcıların ya da bunların modern muadillerinin bulunması gerekiyordu. Yaklaşık 2 yıllık araştırma ve hazırlığın ardından Falcon nihayet tarihi tasarımı yeniden uygulamaya koymaya hazırdı.
Üretim testleri ve yapılan ölçümler Falcon B110’un son derece istikrarlı olduğunu ve KEF’in karşılaştığı Bextrene tutarsızlığının tamamen ortadan kaldırıldığını gösterdi. Falcon B110’un çıkış cevapları, BBC’nin tedarik ettiği eski B110 ve BBC LS3/5a’nın referans eğrileriyle titizlikle kıyaslandı ve mükemmel eşleşme olduğu görüldü.
Falcon LS3/5a sınıfı B110’lar üretebiliyordu artık.
Jones ve Bloomfield bu sefer de T27 tweeter’a döndüler. Bu iş ilk başta kolay görünmüştü ama sonradan üstesinden gelinmesi gereken önemli birkaç zorluğun olduğu anlaşıldı. Özel dâhili anti-titreşim materyallerinin yeniden yapılması gerekiyordu ve bunları ilk yapan üretici uzun yıllar önce fabrikasını kapatmıştı. Yine de yardımcı olmayı kabul ettiler ve 30 yıldır kilit altında duran makineler sevgiyle tamir edildi ve çalışır hale getirildi.
T27 için bulması en zor olan şey herkesi şaşkınlığa uğratmıştı. Kubbeyi koruyan pirinç ızgaralar için gereken orijinal malzeme hiçbir yerde yoktu. Pirinçteki deliklerin oranı LS3/5a sesi için son derece önemliydi. Bir yıl araştırmanın ardından şans eseri çalan bir telefonla, Danimarka’daki bir depoda orijinal pirinç saclardan bulunduğu ve bunlardan sadece 10 adet kalmış olduğu anlaşıldı. Bu sacların orada ne işi vardı bunu kimse bilmiyordu ama bu, Falcon’un artık bu ufacık parçanın bile orijinalini kullanabileceği anlamına geliyordu.
Falcon’un artık Classic Original 15 ohm LS3/5a’yı aslına birebir uygun olarak üretebileceği açıkça ortaya çıkmıştı. Malcolm Jones’un tasarladığı sürücü üniteler ve orijinal LS3/5a’da kullanılan diğer parçalar tekrar mevcuttu. Böylece BBC’ye lisans başvurusu yapıldı. Falcon’un bu işe kendini bu kadar adamış olması BBC’yi çok etkiledi ve bu sefer lisansı memnuniyetle verdi.
Bu sıra dışı hoparlörün ortaya çıkmasını sağlayan şey tamamen ciddi ve ödünsüz bir yaklaşım sergilenmiş olmasıdır. LS3/5a eşsiz bir ürün, eşsiz sese sahip bir hoparlördür. Falcon LS3/5a’nın soyu Malcolm Jones’un yaklaşık 50 yıl önce, yani 1965’te tasarladığı orijinal sürücü ünitelerine uzanmaktadır.
Raf Tipi Hoparlörler